MotoGP’de 2025 sezonunun en dikkat çekici gelişmelerinden biri, Yamaha’nın yeni V-4 motorlu M1 prototipini ilk kez yarış pistine çıkarması olacak. Eylül ayında Misano’da düzenlenecek San Marino GP, Japon devinin teknik dönüşümüne sahne olacak.

Yıllardır inline-4 motor tasarımıyla bilinen Yamaha, artık rakipleri Ducati, Honda, KTM ve Aprilia’nın izinden giderek V-4 motor düzenine geçiyor. Bu hamle, sadece teknik bir yenilik değil, aynı zamanda markanın gelecek stratejisinin de somut bir göstergesi.

Yamaha’nın resmi test pilotu Augusto Fernández, yeni V-4 motorlu M1’i San Marino GP’de wild-card olarak piste sürecek. Bu yarış, motorun performansını gerçek yarış koşullarında test etmek için kritik bir fırsat olacak.
Fernández’in kullanacağı prototip, son aylarda Brno ve Barcelona testlerinde geliştirilmiş ve önemli aşamalardan geçmiş durumda.

Yarış sonrası yapılacak resmi Misano testinde, fabrika pilotları Fabio Quartararo ve Alex Rins, yeni motoru ilk kez deneme şansı bulacak. Bu testin, Yamaha’nın 2026 sezonu için geliştirme yol haritasını belirlemede kritik bir rol oynayacağı belirtiliyor.

Testlerde elde edilen verilere göre, yeni V-4 prototipi şimdilik inline-4 M1’e göre yaklaşık 1,5 – 2 saniye daha yavaş. Ancak Yamaha mühendisleri, bu farkın sınırlı veriyle yapılmış testlerden kaynaklandığını ve Misano’daki yarışla birlikte çok daha net sonuçlar elde edileceğini söylüyor.

Yamaha’nın bu teknik dönüşümü, sadece 2025 sezonu için değil, 2026 ve 2027 regülasyon değişikliklerine uyum sağlamak amacıyla da kritik. 2027 yılında yürürlüğe girecek 850 cc limitli yeni kurallar, V-4 motor düzeninin önemini daha da artıracak.

Fabrika ekibi ve teknik kadro, Misano’daki ilk yarışın ardından elde edilecek verilerin, geliştirme sürecine büyük katkı sağlayacağını düşünüyor.
Uydu takım pilotu Jack Miller’ın da geri bildirimleri, motorun rafine edilmesi sürecinde önemli bir rol oynayacak.

MotoGP camiası bu yeniliği büyük bir merakla takip ediyor. Birçok uzman, Yamaha’nın bu geçişle birlikte rekabet gücünü yeniden kazanma şansının yüksek olduğunu belirtiyor.
Öte yandan, bazı eleştirmenler V-4 motorun geliştirme sürecinin sancılı geçebileceğini ve sabır gerektirdiğini vurguluyor.

San Marino GP, Yamaha için yalnızca yeni bir motorun değil, aynı zamanda yeni bir dönemin de başlangıcı olacak. Bu yarış, Japon markasının kriz yıllarını geride bırakıp yeniden zirve mücadelesine dönmesinde önemli bir kilometre taşı olarak tarihe geçebilir.